Elma Yayınevi’nden yepyeni bir eser; Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Çoksesliliğin Belgesel Tarihi… Osmanlı’dan bu yana çoksesliliğin belgesel tarihini bu kadar detaylı anlatan bir kitap daha yazılmadı. Fotoğraf ve belgelerle bu toprakların çoksesli müzikle tanışma hikâyesini; besteciler, şefler ve orkestra elemanları eşliğinde öğreniyoruz.
“Kanatsız Arı Mu” adlı sevilen kitabımız, “Mu, the Wingless Worker Bee” ismiyle, üstelik Türkçe metniyle bir arada raflarda soluklanıyor. Göz göze geldiğinizde önce İngilizcesi size gülümsüyor; kitabı çevirdiğinizdeyse, hooop, Türkçesi karşınızda. Desenize Mu bir dost daha kazandı, kendisine tıpatıp benzeyen İngilizce kopyasıyla uçuyor şimdi… İyi okumalar
En yakın dostu koyunlar olan kralın hikâyesini duydunuz mu?
Po ve Simin ile bu kez bir masalın içine konuk oluyoruz. Koyunlar Kralı ve onun pamuk pamuk, yumuşacık vatandaşlarının köyündeyiz. Herkes kralı çok seviyor ancak bazıları da gizli hazinesinin peşinde...
Usta yazar Ahmet Önel, bu kitabında tatlı dilli, tonton bir beybabanın sesi oluyor. Oyun bahçelerinde neşeyle koşuşturuyor, salıncaklarda doyasıya sallanıyor, mutsuz korkuluklarla dertleşiyor, yalancı mantarları sobeliyor…
Baldan tatlı kahramanımız Mu, kovana bir misafirle dönü¬yor. Pek sevilesi, minicik bir örümböcekle... Ama bizim Kar¬go Sevgidenuzakduran, bu yeni arkadaşa da hiç ısınamı¬yor. Ta ki kovan, eşek arılarının saldırısına uğrayana dek. Olanlara Mu ve arkadaşları gibi siz de çok şaşıracaksınız.
İmza: Kitapsever Renklidünyalarsunan
Eğer TEOG hakkında bilgilenmez, onu tanımak için kafa yormazsanız sizi tedirgin edebilir. Ancak onun tabiatını anlamak için biraz daha çaba gösterirseniz ne siz rahatsız olursunuz ne de onun sizinle uğraştığını düşünürsünüz.
Önemli olan sahip olmadığın bir mutluluğun peşinde koşmak mı, yoksa yanındaki mutluluğu fark edebilmek mi? Mutlu olmak için önce kendisiyle barışık olması gerekmiyor mu kişinin? Peki ya hayatın bize verdikleriyle yetinebiliyor muyuz?
Kanatsız arımız Mu, yeni macerasıyla elden ele konmayı planlıyor. Bir kitapsever minik elden diğerine… Ahmet Şerif İzgören, Mu’yu gülümsetmeye, birlikte kurabileceğimiz güzel dünyalara işaret etmeye devam ediyor.
“Başarının tek yolu, başarısızlığın ise bin bir bahanesi var” diyen Faik Byrns, gençlere, okuyuculara ve merak eden herkese “Su”dan “Cola”ya kitabıyla, işte bu “tek yol”a giden adresi veriyor.
Hikâye anlatıcısı, genç kuşağın çalışkan, tatlı temsilcisi Berfin Sıla Kepez, fark edilmeyi bekleyen güzel kalpler için modern bir masal kaleme aldı. Masalımız ışıl ışıl bir Hıdrellez gününü diline doladı, doğayı yakından izledi, geleneklerle tatlandı. Zamanı gelince de camdan bir tavşana dönüştü, neşeyle aramıza katıldı. Hazırsanız gökten üç elma düşecek. Masal sevenler, temiz kalpler ve bahara benzeyen umut için...
Kendiniz olmaya cesaret etmek, kalbinizin sesini dinleyip harekete geçmek fikri kulağınıza nasıl geldi? Daha önce gitmediğiniz bir yoldan gideceksiniz, yaşadığınız veya zaman zaman yaşayacağınız bu hisler o kadar normal ki.
Finansın ve bankacılığın başucu kitabı. Eğer siz de iş dünyasının içindeyseniz ve parlak fikirlerinizin gücüne inanıyorsanız bu kitap önceliklerinizi belirlemek, bankacılık sektörünün dilini anlamak ve paranızı daha iyi yönetmek için yararlanabilecek bir rehber niteliğinde.
Arzavul Tepesi serisi, üçüncü kitabı Kayıp Ülkelere Doğru ile yola devam ediyor. Bu macerada kadromuz çok daha kalabalık. Kahramanlarımız denizlerden deniz beğenecek, ayakları yerden kesilenlere tanıklık edecekler. Hazırsanız buyurun denizin sakladıklarına…
Kişiliğiniz İtibarınızdır ile Yüksel Işık senelere dayanan deneyimleriyle okuyucuya sesleniyor. Başarılarla taçlandırılmış bir itibarı ve daha birçok çarpıcı detayı, yaşanmış, gerçek öyküler eşliğinde öğrenmek istiyorsanız bu kitap tam sizin için...
Çocukların muzip yol arkadaşı Pelin Güneş, harika bir gözlemcidir. Keyifle, kahkahayla donatır elinin değdiği satırları. Biz şimdi onunla kol kola girdik, sizi bekliyoruz. Hazırsanız Kültürel Miras Serisi, dördüncü kitabıyla Safranbolu’nun kapısını çalıyor…
Çalışkan arımız Ahmet Şerif İzgören, bu kitabında bir petek bala harikalar sığdırıyor. Kanatları olmayan minik bir arı, hayal gücünün uçsuz bucaksız ovalarında uçuyor, eksiklik sanılan şeylerin gerçek yüzünü fazlasıyla ceplerimize dolduruyor. Yeniliklere doğru kanat çırpan kovanı ve baldan tatlı arılarıyla Kanatsız Arı Mu, geceyi aydınlatan ateş böcekleri gibi ışıl ışıl…
Elma Yayınevi bu kez de “S.U.Ç.”ta buluşuyor okurlarıyla… Bu kitapta bir polisin hikâyesinden çok daha fazlasını okuyacaksınız. Onun mesleğe bakış açısına, ideallerine ve gerçek bir polisin üniformasız hayallerine ortak olacaksınız.
Nasuh Mahruki’den Tekin Acar’a, Ali Sabancı’dan İtila Tümer’e, Nevzat Aydın’dan Şarık Tara’ya, Emrehan Halıcı’dan Muzaffer Çilek’e ve Türkiye’nin önde gelen daha birçok girişimcisinin öyküleri var bu kitapta. Onlar anlattı, gençler yazdı…
Oyuncu Anne düşler diyarında gezintiye çıkmış diye duyduk. Ona eşlik etmek ister misiniz?
Pamuktan bulutların üzerine atlamış bu sefer. Bir çöllerde, bir okyanusta görülmüş. Sevecen yağmurlar altında ıslanıp eğlenmiş, kutuplarda neşeyle titremiş. Hayal kurdukça rengârenk yapmış her yeri. En çok hayal kuranın daha çok hayal kazandığı, içi içine sığmayan bir hikâye bu…
Ahmet Şerif İzgören’in İş Hayatı Futboldan Ne Öğrenir? adıyla ilk baskısını yaptığı bu kitap, yenilenmiş, genişletilmiş baskısıyla Takım Çalışması olarak okuyucuyla tekrar buluşuyor.
Kültürel Miras Serisi, üçüncü kitabıyla Ankara’da soluklanıyor. Bu kez onlarca Anadolu uygarlığını konuk etmiş, görmüş geçirmiş bilge kentin, başkentimizin altını üstüne getiriyoruz. Bisikletimize atlıyor, eski Ankara sokaklarıyla sarmaş dolaş oluyor, Pelin Güneş’in mizah dolu kalemiyle bize sunduğu Ankara’yı seyre dalıyoruz. Damağımızda eskinin tadı, koltuğumuzun altında tarihi yapılar, medeniyetler…
Sabah coşku dolu kuş sesleriyle uyandığınızı hayal edin. Yalnızca kuşların yaşadığı, onlar kadar renkli bir sokaktasınız. Şaka yapmaya bayılıyor, neşeyle gülüşüyor hepsi. Şakacı Kuşlar Sokağı’nda bir kahkahadır gidiyor anlayacağınız. Ne dersiniz, birlikte dolaşalım mı bu sokağı?
Şule Özcan kendi deneyimlerini anlatıyor bu kitapta. Yaşadıklarını paylaşmakla kalmıyor, engelli bir çocuğa sahip olan ailelere “Önce kabul edebilmekle başlar her şey…” diyor. Sonra sırayla anlatıyor ne yapılmalı, nasıl hareket edilmeli… Engelleri aşmanın yolunu gösteriyor okuyucuya…
Hayalhane sakinimiz Ahmet Önel iyi ki var! Birileri bize ağaçların hışırtılarını, sokağın sesini, suskun insanların müziğini hissettirmeli, öyle değil mi? Ne de olsa güzel bir ezgiye kimse kayıtsız kalamaz! Hele bu ezgi, usta ellerden süzülüyorsa ...
Serkan Karaismailoğlu’nun bilimsel bir o kadar da mizahi anlatımıyla Kadın Beyni Erkek Beyni…
Kadınlar ve erkekler arasındaki farkları, karşı cinsin sizi kızdıran, güldüren hatta şaşırtan birçok tepkisinin nedenini anlayacaksınız.
Caldecott Onur Ödülü sahibi, ödüllerden ödül beğendiren Frederick, çalışmanın doğası ve sanatçının toplumdaki yeri üzerine nefis bir güzelleme.Kitaplığınızın en misafirperver, en manzaralı köşesine koyun ve bekleyin. Frederick’in sözleri sizin de içinizi ısıtacak.
Jules Verne’in yirmi iki eşsiz öyküsünü içeren üç kitabın sonuncusunda yine birbirinden heyecanlı yedi öykü var. Bu kitapta “Küçük İrlandalı”nın cesaret dolu maceralarına, Sahra’daki gizli şehrin esrarına, Hindistan’daki, Kongo’daki serüvenlere ve daha birçok sıra dışı hayata tanık olacaksınız.